kbulutt @ gmail.com

Türk halkının anlayış ve hoşgörü yeteneği kuvvetlidir.
Siyaset karışmadan yaşayan insanlarımız; siyaset din devreye girince gözle görülür bencillik yaşanır oldu birlikten (biz) ayrılarak yani ben olduk.

Eski köyümün, mahallemin kasabın ayakkabıcısını, terzisini, kahvecisini testicisin, nalburiyeciyi, manifaturacıyı, tüpçüsünü, lokantacısını, çay ocağını işleteni delikanlısını kabadayısını bağını bahçesini o dönemin değerlere önem veren insanlarını, siyasetçilerini, sanayicisini çiftçisini değerlerimizi koruyanları özledim.

Olayları anlatmaya başlayalım;

O dönemin siyasetçisinin halka bakışı ve yardımını günümüzde bulunan siyasilerin üzerinden anlatmaya çalıştım. Dilerim memnun kalırsınız iyi okumalar.

Ak Partili esnafsın, bankada acil işin var... Kilit vurmak yerine dükkânı CHP`li yan komşun kasap Mehmet’e emanet edersin; komşu göz kulak olur musun? Bir saat işim var dersin, o da kendi dükkânı gibi bakar, Ak Parti il merkezini arayıp bu ricada bulunamazsın. Bulunsan da gelip dükkânını bekleyen olmaz.

 CHP’lisin gece saat 02:00, da 3 yaşındaki çocuğu ateşlenmiş altında araban yok, Ak Partili üst komşunun emekli polis memuru Hasan amcanın zilini çalarsın, pijamalarıyla koşar gelir. Alır oğlunu götürür hastaneye. Gece boyu seninle nöbet tutar başında. CHP il başkanlığını aramazsın. O saatte arasan da bırak geleni, telefonuna bakan bile olmaz…

 Evet, çocuk büyüdü artık. Okula yazdıracaksın. Araştırdın sordun soruşturdun. Herkes Nihal öğretmen iyidir dedi. Gittin okula kayıt için, bir de baktın ki MHP il başkanının eşi.

Bildiğin koyu ülkücü. Vazgeçmezsin, Okulda CHP’li AKP’li öğretmen aramazsın. O bildiğin ülkücü öğretmene emanet edersin çocuğunun geleceğini.

 Sen de benden de iyi sahip çıkar. Kendi çocuğu gibi gözünden bile sakınır. O partilisin, bu partilisin, ideolojin, fikrin ne olursa olsun bu yaşına kadar yanında olduğun, sokağa çıktığında selâmlaştığın, hal hatırını soran dostların, arkadaşların, komşuların, akrabaların seninle aynı fikri paylaşmak zorunda değildir.

 Ve yaşadığın sürece iyi ya da kötü gününde bu insanlar senin yanındadır her zaman...

 Asker Nişan Düğün dernek evine misafir edersin misafirlerinin arasında Hadep li Ak Partili de, CHP’li de, MHP’li de vardır...

 Hediye getirirler, altın takarlar; cenazen olur taziyeye gelirler. Yeri gelir tabutunun altına hep birlikte girer, omuz verirler. Hep birlikte helal ederler haklarını. Düğününe, taziyene Ak Parti Genel Başkanı gelmez, Cumhurbaşkanı gelmez, CHP Genel Başkanı gelmez, Hadep li Genel Başkanı gelmez, MHP li Genel Başkanı ya da başbakan da gelmez… Selanı bile duymaz onlar. Ama olur da onlar yüzünden kırarsan komşunu arkadaşını sevdiklerini bu sefer işte o zaman yalnız hissedersin kendini. Halayın başına girdirecek komşu da bulamazsın, cenazende fatihanı okuyacak bir dost bulamazsın..

 

Siyasi görüş farklılıkları yüzünden tepedekilerin tepişmeleriyle sen komşunla, eşinle, dostunla tepişme...
Dünya üzerinde Türkiye bir tane ve hepimiz burada yaşıyoruz, ama acı ama tatlı, güçlü ve akıllı olmak zorundayız..

Güçlüyseniz, akıllıysanız bölünmeyin birleşin...

Daha sıkı sarılın birbirinize, oyunlara gelmeyin...

Klavye başında birbirinize küfür, tehdit sallayarak siyaset yapmayın...

Siyasetinizi sandıkta yapın..

Bizim birbirimize ihtiyacımız var, birlik olmaya ihtiyacımız var.

Siyasi kimliklerimizin,
ideolojilerimizin,
ırklarımızın,
milletlerimizin,
dinlerimizin ta arkasında olan birisi var.

“İNSAN”

 insan olan halimiz.

Birbirimize baktığımızda ta derinlerdeki o kimliği görmeyi başarmalıyız.
“Türkiye Cumhuriyeti”

Hep birlikte yaşamak istiyor ama hep birlikte ölmek istemiyorsak birbirimize hoşgörü ve saygı duymayı öğrenmeliyiz…

Sevgiyle sağlıklı kalın

BİZ BİRLİKTE TÜRKİYEYİZ…