TBMM Genel Kurulunda yaptığı gündem dışı konuşmasında “Manavgat Yangını” olarak anılan orman yangınında evleri yanan vatandaşların mağduriyetini meclis gündemine taşıyan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi CHP Antalya Milletvekili Av.Cavit Arı, “Evi yanan vatandaş kendi evini yapmak isterse izin verilmemektedir. Sadece TOKİ yapacak; müteahhit yapacak denilmektedir. Vatandaş kendisi niye yapamıyor? Parası olan kendisi niye yapamıyor? Aynı şekilde olan yere TOKİ müteahhit yapıyor. Vatandaşa yok. Bu bir skandaldır.” diyerek tepki gösterdi.
Konuşmasına Antalya, 28 Temmuz 2021’de adı “Manavgat Yangını”yla anılan ancak Akseki, İbradı, Gündoğmuş ilçelerimizde ve Alanya'da da yine etkisini gösteren bir yangın sürecini yaşadı, ama bugün yangın söndürmeyle ilgili mücadeledeki başarısızlığınız konusuna değinmeyeceğim daha önce defalarca bahsettik, siz yangınla mücadele yerine siyasi mücadele yapmaya kalktınız diyen CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Yangın sürecinde yaklaşık 1.350 ev, 750 ahır ve geniş dikili tarım alanları yandı. Yangın süreci içerisinde Sayın Cumhurbaşkanı geldi dedi ki: "Evleriniz yapılacak, yüzde 60'ını biz karşılayacağız, yüzde 40'ını siz." dedi. Üç gün sonra Çevre ve Şehircilik Bakanı geldi "Evleriniz yapılacak, yüzde 50'sini biz, yüzde 50'sini siz." dedi. Yani daha iki gün içerisinde bile yüzde 10 değişti. Şimdi, ne oldu? Evleri yanan kişilerin evlerinin ne şekilde yapılacağına, kaça yapılacağına dair vatandaşın kesinlikle bilgisi yok. Ancak buna rağmen vatandaşlara boş senet/sözleşmeler imzalattırılarak kaç para ödeyeceği belli olmayan rakamların altına taahhüt imzası attırıldı… Cumhurbaşkanı Yardımcısı sorumuza “fiyatlar ve indirim oranları netleşmediği için vatandaşa bildirim yapılmamıştır” şeklinde cevap vermiştir. Bu nasıl bir rezalettir? İnşaat başlamış, müteahhit işi almış, vatandaşa boş sözleşme imzalatılmış, fiyat belli değil. Ayrıca, Alanya da başlayan inşaat yok. Gündoğmuş’ta da yok. Çevre ve Şehircilik Bakanı diyor ki; iki üç ay içerisinde evler teslim edilecek. İyi de daha çok sayıda evin daha temeli dahi atılmadı.” dedi.
Sözleşme boş diyen Cavit Arı, “Şimdi vatandaşı bekleyen tehlike; inşaat bitimine göre maliyet hesabı yapılacak ve artış rakamları da eklenerek parası istenecek. Başka türlü boş sözleşmenin izahı olamaz. Kısacası vatandaşı daha da mağdur edeceksiniz.” Bakın, bu yetmezmiş gibi bir de şöyle bir durum var diyen Arı, “Vatandaşın kendi imkânı varsa, vatandaş "Kendi birikmiş param var, devlet değil de ben bu parayla evi yapabilirim." derse ne denilmekte biliyor musunuz? "Hayır, yapamazsın." İşte, vatandaşa verilen ret cevabıyla "Sen yanan evinin yerine ev yapamazsın ancak TOKİ tarafından müteahhide biz yaptıracağız." denilmektedir. Böyle bir anlayış olabilir mi? Böyle bir uygulama olabilir mi? Değerli arkadaşlar, bu bir skandaldır, yazıktır, günahtır, ayıptır, vicdansızlıktır. Çünkü vatandaşın kendisi daha ucuz rakamlarla yapabilir. Niye müsaade etmiyorsunuz? İşte, Tarım İl Müdürlüğü tarafından verilen ret cevabı. Neymiş efendim, vatandaşa "Senin arazin 20 dönümün altındaysa biz bu izni veremeyiz." denilmektedir. Peki, TOKİ tarafından şu an yapılan, müteahhit tarafından yapılan yerlerin hepsi ayrı ayrı 20 dönüm mü? Hayır değerli arkadaşlar. Bakın, eğer TOKİ müteahhide yaptıracaksa yeter ki bir ev yapacak kadar yer olsun, yapılıyor ama vatandaş "Kendim yapacağım." derse 20 dönüm şartı aranmaktadır. İşte, böyle bir skandal uygulama var. Yani zaten vatandaş, yangından mağdur olmuş, perişan olmuş, evini kaybetmiş; şimdi de TOKİ'nin bu yüksek rakamlı ihalelerine muhtaç olmak, mecbur bırakılmak zorunda.” dedi.
Milletvekili Arı, “Bir başka sorun da şudur; Vatandaş kendi evini yapmak isterse izin verilmemektedir. Devreye toprak koruma kanunu sokulmaktadır. Taşınmaz yüzölçümü 20 bin metre kare üzeri olmak şartı ile sadece bir ev yapılmak kaydıyla 150m2 ev yapılabilir denilerek 20 bin metre kare altında taşınmaza izin verilmiyor. Sadece TOKİ yapacak; müteahhit yapacak. Vatandaş kendisi niye yapamıyor, bu nasıl mantık? Parası olan kendisi niye yapamıyor? Aynı şekilde olan yere TOKİ müteahhit yapıyor. Vatandaşa yok. Bu bir skandaldır. Yazıktır. Günahtır. Ayıptır. Vicdansızlıktır.” diyerek tepkisini dile getirdi.
Konuşmasına, Manavgat Orman Yangını sonrası alelacele yangın bölgesindeki ağaçlar satılmıştır diyerek devam eden Cavit Arı, “Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü tarafından yapılan ihalelerde iddia odur ki;
- İhale partileri büyük tutulmuş, küçük firmaların ihalelere girme fırsatı önlenmiş, ihaleler adresi teslim olmuştur.
- Hızlı satış için ağaçlar damgalanmadan (Hacimlenmeden, çap ölçümü yapılmadan) ihale edilmiş.
- Kurum tarafından birim fiyat tespitleri düşük tutulmuş. Teknik tabirle verim yüzdesi düşük tutulmuş. Yangın sonrası hasarlı olan ağaç satışı fiyatı 250-300 TL/m3 olması gerekirken, 60-70-110-150 TL/m3’ten ihaleler yapılmış. (Normal koşullarda yanmamış olan ağaç satışı 550-600 TL/m3)
Devlet zarara uğratılmıştır. Zarara uğratılmaya devam edilmektedir. Görevini kötüye kullananlardan bunun hesabı sorulmalıdır. Bunlar araştırılması gereken kamu zararına yol açan iddialardır. Buradan ilgilileri uyarıyorum.” dedi.
Milletvekili Arı konuşmasını, “TBMM Başkanlığına 13 Aralık 2021 tarihinde bir kanun teklifi hazırlayıp sunmuştum. Afet kanununa ilave yapılarak vatandaşın geri kalan yüzde elli inşaat maliyetinin Orman İşletme Müdürlükleri tarafından satılan ağaçlardan elde edilen gelirden karşılanması hakkında.
Samimiyseniz; bu kanun teklifimi kabul edin.
Gelin hep birlikte kabul edelim.
Vatandaşı daha fazla mağdur olmaktan kurtaralım.”
diyerek tamamladı.